Onlara bir düğün yetmemişti: Artık evli bir kadınım, bana kocamın soyadıyla seslenin!
Geçen yılın temmuz ayında, gösteri dünyasından çok mutlu bir haber geldi. Birbirlerine aşık olan iki genç ünlü, hayatlarının geri kalanını birlikte geçirmeye karar verdi. Bunun için de işi resmiyete döktü; yani evlendi.
Bu mutlu gün için gelin, aslında uzun zamandır ABD'de yaşamasına rağmen baba vatanını seçti. Orada, gelinin ülkesinin geleneklerine uygun olarak hayatlarını birleştirdiler. Üstelik gelinin anne ve babasının 34 yıl önce evlendiği yerde, birbirlerine ölüm onları ayırıncaya kadar, hastalıkta ve sağlıkta, iyi ve kötü günde yan yana durma sözü verdiler.
Gelin ve damat, kendi alanlarında ünlüydü. Gelinin kocasının soyadını sadece resmiyette kullanması ve kariyerinde kendi soyadıyla devam etmesi gibi durumlarda sıkça görülen bir durum vardır. Ancak bu gelin, bunu tercih etmedi ve evlendikten hemen sonra kocasının soyadını kullanmaya başladı. Hatta geçtiğimiz günlerde bir film galasında, evlilik öncesi soyadıyla seslenen basın mensuplarını bu konuda uyardı.
Son dönemde ülkemizde de tartışma konusu olan "Kadın evlendikten sonra kocasının soyadı yerine kendi soyadını kullanabilir mi?" sorusuna kendi açısından noktayı koyan bir ünlü var: Macar model Barbara Palvin. 29 yaşındaki Palvin, geçen temmuz ayında ailesinin yaşadığı Budapeşte'de oyuncu Dylan Sprouse ile hayatını birleştirdi. Önce nikah, sonra Macar geleneklerine göre yapılan eğlence derken çift, muradlarına erdi.
Barbara Palvin, 30 yaşındaki Sprouse ile birlikte birkaç gün önce Los Angeles'taki Lisa Frankenstein adlı filmin gösterimine katıldı. Kırmızı halıda poz verilirken bir fotoğrafçı, ünlü model Barbara Palvin'in dikkatini çekmek için "Bayan Palvin" diye seslendi. Bunun üzerine ünlü model, artık evli bir kadın olduğunu ve kocasının soyadıyla çağrılmak istediğini belirterek fotoğrafçıyı uyardı: "Bana Bayan Sprouse deyin." Bu anlar, diğer basın mensuplarının kameralarına takıldı.
Barbara Palvin, düğününden kısa bir süre sonra verdiği bir röportajda, yeni soyadına alışmasının biraz zaman alabileceğini söylese de onu kullanmaya kararlı olduğunu belirtti. Ünlü model, Dylan'ın zaten kendisine üç yıldır "karıcığım" diye seslendiğini ve onun için uyum sağlaması gereken yeni bir durum olmadığını söyledi. Ancak kendisinin yeni ismine alışması biraz zaman alacak.
Barbara Palvin ve Dylan Sprouse, 2018 yılından bu yana flört ettikten sonra geçen yılın temmuz ayında ünlü modelin doğum yeri olan Macaristan'ın başkenti Budapeşte yakınlarında evlendi. Genç aşıklar, Palvin'in anne ve babasının 34 yıl önce evlendiği kilisede birbirlerine bağlılık yemini ettiler. Sonrasında Palvin'in ailesinin sahip olduğu Harlekin Birtok adlı mülkte bir eğlence düzenlendi. Bu tören, iki ünlünün düğününe kıyasla son derece sadeydi ve 115 konuğun katıldığı Palvin ve Sprouse'un evlilik töreni gerçekleşti.
Barbara Palvin, düğün töreni sırasında üç farklı kıyafet giydi. Nikah sırasında Vivienne Westwood imzalı bir gelinlik, eğlence sırasında ise Lorenzo Serafini imzasını taşıyan bir elbise giydi. Ünlü model, bu elbise içinde kendini modern bir prenses gibi hissettiğini söyledi. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise kırmızı bir elbise giyerek Macaristan'ın geleneklerinden birini yerine getirdi. Bu son elbise ise Macar tasarımcı Mero'nun imzasını taşıyordu.
Barbara Palvin, düğünün sonunda giydiği kırmızı elbiseyle ilgili olarak, "Gece yarısından sonra gelinliğimi değiştirip bu kırmızı elbiseyi giymek zorundaydım. Çünkü o andan itibaren artık bir gelin değil, bir erkeğin eşiyim" diye açıkladı. Palvin'e göre, düğünün sonunda giydiği kırmızı elbise, medeni halindeki değişimin bir simgesiydi.
Barbara Palvin ve Dylan Sprouse'un düğün töreniyle ilgili başka ilginç ayrıntılar da bulunuyor. Törenin planlamasını Barbara, kız kardeşi Anita ile birlikte yaptı. Zaten Palvin'in anne ve babası da sahip oldukları bu mülkte başka çiftler için düğün davetleri planlıyor. Damat Dylan Sprouse, bu konuda şunları söyledi: "Bir düğün organizatörüyle çalışmadık. Barbara ve Anita bana o gün yapmam gereken tek şeyin orada bulunmak olduğunu söyledi."
Barbara Palvin, anne ve babasının 1989 yılında evlendiği kilisede hayatını Dylan Sprouse ile birleştirmenin ayrı bir önemi olduğunu da belirtti. Düğünlerinde sevdikleri ve değer verdikleri herkesin yanlarında olduğunu ve herkesin biraz ağladığını söyleyen güzel model, bu unutulmaz anı harika bir şekilde anlattı.
Gelin ve damat, kendi alanlarında ünlüydü. Gelinin kocasının soyadını sadece resmiyette kullanması ve kariyerinde kendi soyadıyla devam etmesi gibi durumlarda sıkça görülen bir durum vardır. Ancak bu gelin, bunu tercih etmedi ve evlendikten hemen sonra kocasının soyadını kullanmaya başladı. Hatta geçtiğimiz günlerde bir film galasında, evlilik öncesi soyadıyla seslenen basın mensuplarını bu konuda uyardı.
Son dönemde ülkemizde de tartışma konusu olan "Kadın evlendikten sonra kocasının soyadı yerine kendi soyadını kullanabilir mi?" sorusuna kendi açısından noktayı koyan bir ünlü var: Macar model Barbara Palvin. 29 yaşındaki Palvin, geçen temmuz ayında ailesinin yaşadığı Budapeşte'de oyuncu Dylan Sprouse ile hayatını birleştirdi. Önce nikah, sonra Macar geleneklerine göre yapılan eğlence derken çift, muradlarına erdi.
Barbara Palvin, 30 yaşındaki Sprouse ile birlikte birkaç gün önce Los Angeles'taki Lisa Frankenstein adlı filmin gösterimine katıldı. Kırmızı halıda poz verilirken bir fotoğrafçı, ünlü model Barbara Palvin'in dikkatini çekmek için "Bayan Palvin" diye seslendi. Bunun üzerine ünlü model, artık evli bir kadın olduğunu ve kocasının soyadıyla çağrılmak istediğini belirterek fotoğrafçıyı uyardı: "Bana Bayan Sprouse deyin." Bu anlar, diğer basın mensuplarının kameralarına takıldı.
Barbara Palvin, düğününden kısa bir süre sonra verdiği bir röportajda, yeni soyadına alışmasının biraz zaman alabileceğini söylese de onu kullanmaya kararlı olduğunu belirtti. Ünlü model, Dylan'ın zaten kendisine üç yıldır "karıcığım" diye seslendiğini ve onun için uyum sağlaması gereken yeni bir durum olmadığını söyledi. Ancak kendisinin yeni ismine alışması biraz zaman alacak.
Barbara Palvin ve Dylan Sprouse, 2018 yılından bu yana flört ettikten sonra geçen yılın temmuz ayında ünlü modelin doğum yeri olan Macaristan'ın başkenti Budapeşte yakınlarında evlendi. Genç aşıklar, Palvin'in anne ve babasının 34 yıl önce evlendiği kilisede birbirlerine bağlılık yemini ettiler. Sonrasında Palvin'in ailesinin sahip olduğu Harlekin Birtok adlı mülkte bir eğlence düzenlendi. Bu tören, iki ünlünün düğününe kıyasla son derece sadeydi ve 115 konuğun katıldığı Palvin ve Sprouse'un evlilik töreni gerçekleşti.
Barbara Palvin, düğün töreni sırasında üç farklı kıyafet giydi. Nikah sırasında Vivienne Westwood imzalı bir gelinlik, eğlence sırasında ise Lorenzo Serafini imzasını taşıyan bir elbise giydi. Ünlü model, bu elbise içinde kendini modern bir prenses gibi hissettiğini söyledi. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise kırmızı bir elbise giyerek Macaristan'ın geleneklerinden birini yerine getirdi. Bu son elbise ise Macar tasarımcı Mero'nun imzasını taşıyordu.
Barbara Palvin, düğünün sonunda giydiği kırmızı elbiseyle ilgili olarak, "Gece yarısından sonra gelinliğimi değiştirip bu kırmızı elbiseyi giymek zorundaydım. Çünkü o andan itibaren artık bir gelin değil, bir erkeğin eşiyim" diye açıkladı. Palvin'e göre, düğünün sonunda giydiği kırmızı elbise, medeni halindeki değişimin bir simgesiydi.
Barbara Palvin ve Dylan Sprouse'un düğün töreniyle ilgili başka ilginç ayrıntılar da bulunuyor. Törenin planlamasını Barbara, kız kardeşi Anita ile birlikte yaptı. Zaten Palvin'in anne ve babası da sahip oldukları bu mülkte başka çiftler için düğün davetleri planlıyor. Damat Dylan Sprouse, bu konuda şunları söyledi: "Bir düğün organizatörüyle çalışmadık. Barbara ve Anita bana o gün yapmam gereken tek şeyin orada bulunmak olduğunu söyledi."
Barbara Palvin, anne ve babasının 1989 yılında evlendiği kilisede hayatını Dylan Sprouse ile birleştirmenin ayrı bir önemi olduğunu da belirtti. Düğünlerinde sevdikleri ve değer verdikleri herkesin yanlarında olduğunu ve herkesin biraz ağladığını söyleyen güzel model, bu unutulmaz anı harika bir şekilde anlattı.